Tren Yolculuğunda Konforsuzluk Ve Yetersiz Hizmetler Yolcuları Zorluyor

Havalandırma yetersiz kalıyor. Çok öksüren ve hapşıran yolcu var, tren çok dar yapılmış; raylardan mı, neden bilmiyorum. Tren dar olunca servis esnasında gidiş geliş kitleniyor, iki kişi yan yana geçemiyor. Koltuklar da dar, ayrıca tren aşırı sallanıyor; yürürken düz gitmek neredeyse imkânsız. Yaşlılar için valiz alanları çok yüksek, yardım almadan birçok kadın ve yaşlı valizini koyamadı. Üst raf biraz daha aşağı monte edilebilirse daha iyi olabilir. Ankara-İstanbul arası ilk 3 saat 250 km hızla gidiyor, sonra gittikçe yavaşlayıp buharlı tren hızında ilerliyor. Tahminen çok durak olunca İstanbul-Ankara arası 800-1000 km yol yapılıyordur, yani 400-500 km hızla gidilecek yer bu şekilde uzamış, ekspreslikten çıkmış. Yemekler pahalı, bayat ve tatsız-tuzsuz. Tuvalette, çeşmede su yoktu. Yani eski tren konseptinin, uçakmış gibi davranan ama ne gidişiyle ne konforuyla yaklaşmayan, hijyenik olmayan havalandırmasıyla klostrofobik bir yolculuk sunan bir konsept. Bu kadar çok talep olan bir seyahat yönteminin bu kadar az gelişmiş olması da üzücü bir durum. Bu haliyle kapsama alanı genişlese bile yetersiz kalır. Bu eksikliklerin giderilerek, trenin ve rayların genişletilip konforun artırılması ve yeni hatların açılması lazım. Ayrıca bu kadar uzun yolculukta daha ucuz ve kaliteli hizmet veren bir kafeterya da olması lazım. Kısacası, eski Osmanlı padişahları gibi vatandaş ile yetkililer, yöneticiler bir yolculuk yaparsa, yani vatandaşın arasına karışıp giderse, 4 saatin sonundaki tutulmadan sonra onlar da geliştirilmesinde hemfikir olabilirler diye düşünüyorum.