Zen Pırlanta’ya,
Hayatımın en büyük hatasını sizin gibi organizasyon kabiliyeti sıfır, müşteri memnuniyetini sadece reklam panolarında süs cümlesi olarak kullanan bir firmadan alışveriş yaparak yapmışım.
Anneler Günü ve eşimin doğum günü için verdiğim hediyeyi, sizin yüzünüzden ne Anneler Günü’nde verebildim ne doğum gününde. Çünkü basit bir siparişi bile zamanında teslim edemeyecek kadar beceriksizlik bir altyapınız var. Üstelik hatanın nedeni de sizin tarafınızdan yanlış girilen telefon numarası. 12 00 yerine 1299 yazmak, en iyi ihtimalle ihmalkârlık; ama bana yaşattığınız sonuç çok daha fazlası.
Kargo nerede, sipariş ne durumda, kim aradı, kim ulaşamadı — hiçbir bilgi yok. Çünkü sizde sipariş takibi diye bir şey yok! Saatli ve özel bir gün için asla sizden alışveriş yapılmaması gerektiğini bizzat deneyimleyerek öğrenmiş oldum.
Zen Pırlanta’nın adı, benim için artık sadece hayal kırıklığı ve pişmanlık demek. Müşteri deneyimini bu kadar değersizleştiren bir markanın, “değerli taşlar” sattığını iddia etmesi tam anlamıyla trajikomik.
Umarım bir gün sadece taş değil, marka güveni de taşıyabileceğinizi farkına varırsınız. Ama o zamana kadar, size duyduğum tüm güveni tamamen kaybetmiş bulunuyorum.
Bu yaşanan utanç verici sürecin sorumluluğu tamamen size aittir. Yazıklar olsun.
Yorumlar