SsangYong Şahsuvaroğlu'nun Müşteri Memnuniyeti Anlayışı

İyi akşamlar arkadaşlar. Ben İstanbul'dayım. Gayrimenkul işiyle ilgileniyorum. O sebeple çok araştırdım, sordum, test ettim, kullanıcılarıyla görüştüm. SsangYong Torres'i çok beğendim. 2023'ün son aylarında bir Tores, 4 çeker bir Tores aldım. 2024 ilk günlerinde teslim aldım. Ondan sonra kısa bir süre sonra araçta bir arıza ışığını, yandığını gördüm. Servise götürdüm. Servise götürdükten sonra, hatta daha önce servise götürmeden önce kendilerini servise aradım. Önemli bir şey olmadığını söylediler. O sebeple önemli bir şey değil diye bir iki seyahatim vardı. Onları hallettim ama ışık baktım baya bir yanıyor. Ondan sonra servise aracı götürdüm. Serviste inceledikten sonra dediler ki kemirgen bir araç, motorun üzerinde bir kablo var, onu kemirmiş dediler. O sebeple bu arıza ışığı yanıyor dediler. Ben de kendilerine aldıktan bu yana sürekli seyir halinde oldum ve motor sıcak. Üzerindeki kabloda yani araçta nerede ne ara fare girecek orada barınacak da o kabloyu yiyecek diye söyledim. Hatta forumlarda okudum. Forumlarda bu araçlar Kore'den gelirken gemilerde uzun süre kalması sebebiyle birkaç araçta aynı problem yaşanmış. Fare orada motora girmiş ve kemirmiş ki. Böyle bir aracın yani kablosunun kemirilmemesi için özel kablo muhafazaları falan var. Neyse peki dedim. Nasıl olacak dedim. Yardımcı olun, yapın madem öyle. Baktım çünkü 2 santimlik bir yırtık vardı kabloda. Büyük bir şey çıkarttılar, fatura çıkarttılar. 45 bin liraya yakın. İnanamadım yani nasıl böyle bir şey olur. Ufacık bir yırtıkta parayı ödemeyeceğimi söyledim. Benden dolayı kaynaklanan bir arıza olmadığını biliyordum çünkü. Ondan sonra elektrikçi bir arkadaşım vardı. Neyse aracı bıraktım oraya. Ben eve geldim. Elektrikçi arkadaşıma gösterdim. Servisten dedi aracı al, yarın getir dedi ben yaparım. Basit o dedi, halledilir dedi. O arıza için dedi o paranın istenmesi çok ilginç olduğunu kendisi de söyledi. O arada tabi ben internetten bu olayı sosyal medyada paylaştım. Bir saat geçmedi. Bir sürü yorumlar geldi. Bir sürü kişi Şahsıvaroğlu'ndan şikayetçi olduğunu dile getirmiş, problemler yaşadığını falan filan. Tabi o arada bir kaç kişi bana ya sen şimdi böyle olumsuz bir şey yazdın ya seni karar listeye alacaklar. Bunlar böyle işte şöyle böyle dediler ama hiç aklıma bile gelmedi. Söylenti yani böyle bir şey olamaz dedim. Bu sebepten dolayı neden karar listeye alsınlar falan. Sabah saat sekiz, sekiz buçuk gibi Şahsuvaroğlu Maltepe'den beni arıyorlar. Arkada Şahsuvaroğlu'nun sahiplerinden yaşlı bir amcanın sesi var. O müdüre söyletiyor ben dinliyorum tabi. Bu arada aracım orada. Araçta güvenlik kamera sistemi var. Onlar beni ararken hem telefonum sesli kayıt yapıyor hem de araç onları çekiyor ve kayıt yapıyor bu arada. O bağırıyor çabuk ona diyeceksin bir daha işte bu araçtan hiçbir hizmet alamayacaksın işte sizi servis dışı yapacağız aracını gel al çabuk buradan böyle bağırarak hakaret vari öyle konuşmalar falan geçti. Ben gittim aracımı aldım oradan. Dışarıda yirmi dakika sürmedi arkadaşım yaptı bedel bile almadı. Dedim en fazla servise gitmem dedim. Çünkü araçtan çok memnunum yani çok güzel kullanışlı güzel bir araç yani tam bana hitap edilmiş bir araç yani. Ondan sonra aradan işte biraz zaman geçti. Didim'e seyahat ediyordum. Oğlum yanımdaydı iki yaşında oğlum. Yolu yarıladım uyarı ışığı yandı araçta. Akü zayıf gibi bir işaretler yandı. Işıklar yanıp sönmeye başladı. Tabi ben böyle dikkatli bir şekilde kalacağım eve 2-3 kilometre yaklaştım. Az kaldı dedim biraz daha sabredersem gideceğim en azından arabayı park edeyim. Çünkü otobandayım çok tehlikeli gece saat 2-3 ıssız bir yer. Akbük tarafı. Ondan sonra tam kavşağa dönerken araç bir anda komple istop etti direksiyon kilitlendi. Büyük tehlike atlattım. Büyük kazalar atlattım. Yanımdan kamyonlar az daha çarpacaktı bana falan. Çocuk arabada yani hemen reflektörlere özel ışıklarım vardı onları yolların kenarlarına falan koydum. İşte servisi aradım falan gece 2.30 kimseye ulaşamıyorum. Zorla zorla birilerinin aracılığıyla çekici buldum. Aracı evin önüne getirdim. Zaten 2-3 kilometre kalmıştı. Çekici de aküden olduğunu söyledi. Elektrikçi bir çocuk vardı çekici de yanında. Sabahleyin dedi isterseniz gelip bakarım dedi ölçüm cihazı ile. Sabahleyin geldi baktı gerçekten akü bitmişti yani akü bitmiş. Yeni araçta da akü nasıl bitiyor onu anlayamadım. Sonra Bodrum'dan en yakın servis Bodrum'daydı. Bodrum'dan servis geldi. Araca baktı kusurun aküde olduğunu gördü. Garanti kapsamında diye hiç para almadan gitti. Yaptılar gittiler aküyü yenildiler gittiler. Tabii ben şaşırdım dedim Allah Allah kara listeye alacaklardı beni herhalde almadılar unuttular falan veya vazgeçtiler diye. Merdivenlerden daha eve çıkamadan adamlar arabayla tam gaz geri döndü. Dedi ki ya beyefendi bir yanlışlık olmuş dedi. Biz dedi genel merkezden aradılar. İşte bir görüşme gerçekleşti biz bu akünün bedelini almak zorundayız falan. Tabii ben tatile gittiğim için moralimi bozmamak için onlar da sonuçta serviste çalışan elemanlar olduğundan dolayı uzatmadım. 12 bin lira yakın bir bedel ödedim akü için. Sonra bugün aracımdan çok memnundum ama yeni çıkan aksiyon güzel bir 4 çeker yine bir araba var çok hoşuma gitti. Onu almaya gittim. Bu aracımı da bir arkadaş istedi hatta bugün devir edecektim. Param da hazırdı. Gittim baktım aynı yere Maltepe'ye gittim. Bu sefer dedim herhalde araç alacağım bir problem olmaz. Tabii bu arada benim bulunduğum bölgede 4 tane arkadaşım benim tavsiyemle aynı servisten 4 tane araç aldı. Bizim şantiyemizde şu anda SsangYong'un pick up'ları var. Yani etrafım benim bulunduğum etraf hep SsangYong oldu. Biraz da benim etkimle tabii çok meth ettiğimden dolayı. Bugün aracı almak istediğimi söyledim. Bedelini ödeyeceğim. Rengini söyledim o renk yok dediler. Satış işlemlerini başlattım. Aracımda da sigortasında bir problem vardı. O arada rica ettim dedim altta dedin bunu navigasyon kendi kendine gitti bir de sigortada bir problem var. Onu hallettirebilir misiniz? Tabii dediler. İşte biz satış için yarına falan geliriz satışı yaparız devir yaparız falan diye konuştuk. Alta servise indim. Serviste bayağı bir beklettiler basit bir işlem için. Sordum dedim ya biz niye bu kadar bekliyoruz falan. Arabanızı alıp gidebilirsiniz. Size hizmet veremeyeceğiz. Bizden artık hizmet alamazsınız dediler. Kovar gibi beni gönderdiler. Şimdi soruyorum yani arkadaşlar bu kadar güzel kıymetli bir araç yani sağlam bir araç. Şimdi Kore'yi arayacağım. Kore'deki yetkililerle görüşeceğim. Elimden geleni yapacağım. Sosyal medyada yani başımdan geçen olayın hepsini anlatacağım. Yani böyle güzel bir aracı Şahsuvaroğlu gibi bir insanlara teslim etmekle bence büyük hata yaptı SsangYong. O yüzden üzgünüm yani aracımdan da çok memnunum ama satmak istedim satacağım yani.