Birevim'de Hayal Kırıklığı

Her şey o Birevim reklamla başladı. Koşa koşa şubeye gittik. İlk tanıştığımızda faizsiz sistem konuya girip ayetlerden örneklerden vererek dini duygularımızı ele geçirdiler. Sistemin mükemmel olduğundan devam ettiler. Güzel güzel unut ve hayaller kurdurdular sonra onu pazarladılar iyi insanların saf temiz duygularını ele geçirerek kıt kanaat alın terleriyle biriktirdikleri birikimlerini el koyarak sözleşmeyi imzalattılar. Sonra başkasını getir senin taksitini biz karşılayalım derler gider en sevdiklerine anlatırsın onları da sisteme dahil edersin. 36 ay çabuk geçer düzenli ödeyin diye teşvik ederler. Gün gelir bin bir zorlukla taksitler ödenmiştir ve büyük gün teslim zamanı gelmiştir. Bu saatten sonra seninle işleri bitmiş. Artık kötü yüzlerini gösterme zamanı gelmiştir. O gün anlarsın bir oyunun içine düşmüşsün (kelime oyunlarıyla türlü türlü bahaneler üreterek sanki sen suçlusun algısı yaratmaya çalışırlar. Şok olursun ) çünkü menfaatleri bitmiştir. 6 ay sonra paranı vereceğiz derler (aslında öyle değildir. 6 ay başımdan git benim zamana ihtiyacım var demektir. 6 ay geçer yine gidersin 4 ay daha ertelerler seni işte burada bir yol ayrımına girersin ya dayanmak zorundasın veya mahkemeye gideceksin. Dayanırsan parayı pul olarak alırsın ama mahkemeye verirsen çalışma bedelin yanar 36 aylık ödemeni sözleşmede 80 günden sene de sana 180 günde öderler. Sonra anlarsın ki senin paranla 36 ay paranla inşaatlar yapmışlar şirketler kurmuşlar sonra al paranı git derler. En sevdiklerini de kendi elinle yakarsın.