Acımı sizlerle paylaşmak istedim. 28 Aralık 2024'de toy poodle cinsi yavrumu aşı ve kuaför için Sakarya Serdivan'da gençvet veterinerlik kliniği'ne götürdüm. G***** adlı hekim, danışma masasının üzerinde alelacele ilk aşısını ve iç-dış parazit tedavisini yaptı.
İşlem ücreti dahil 4.000 TL'ye yakın nakit ödedim. 2 gün içinde köpeğimde iştahsızlık ve kusma belirtileri başladı. Bunun üzerine gençvet veterinerlik'te bulunan k**** bey, g***** hanım'a yönlendirdi. G***** hanım, "şehir dışına çıkıyorum, bir şey olmaz, haşlanmış pirinç vermemi önerdi." dedi. Şikayetler aynı gün devam etti ve akşama bana fly denilen ilaçtan sabah akşam vermemi istedi.
3. Gün, pazar günü şikayetlerimiz devam edince aradım ama açmadı. Daha sonra mesajla endişe etmemem gerektiğini, ilacı aynı şekilde vermemi önerdi. Kusma resimlerini sürekli atıyor olmama rağmen bağırsaklarda bir parazit yüzünden böyle olduğunu beyan etti. 4. Gün, pazartesi günü şikayetlerimiz artınca yazdığımda hiçbir şekilde arama ve mesajlarıma dönüş yapılmadı.
Öğlen civarları köpeğimi alıp veterinerlik hizmeti sunulan Serdivan'daki kliniğe gittim. Burada rafları ve ürünleri yerleştiren k**** bey ile g***** hanım'a sordum, mesaj attım, aradım ama dönüş yapmadınız, ben endişe ediyorum diye. Bana verilen cevap "sürekli telefonlara bakarsak biz iş yapamayız." oldu. Bunun üzerine köpeğime baktı, hiçbir sorun görmediğini, endişe ediyorsanız müşahede altında kalması gerektiğini dile getirdi.
İstemeyerek de olsa mecburen yavrumun sağlığı için bıraktım. Bıraktığımda yavrum 3 gündür yemiyor, halsiz ve bitkindi. İstanbul'dan bir veteriner hocamdan aldığım bilgileri g***** hanım'a ilettiğimde serum takılması gerektiğini, uygulanması gereken tedavi hakkında verilen tavsiyeleri benimle alaylı bir tavırla "bak bak, İstanbul'daki veteriner hanıma teşekkür ederiz." diyerek yarı gülerek köpeğime iğne yaptı ve arkadaki kafese sözde müşahedeye alındı.
Oradan ayrıldığımdan birkaç saat sonra, akşam vakti g***** hanım'a mesaj attım, korkmam gereken bir durum olup olmadığını sordum, yok dedi. Yavrumun durumunu sordum, bana herhangi bir sorun olmadığını, ilaçlarını verdiğini, uyuduğunu söyledi. Ertesi gün, 5. Gün sabah uyandığım sırada belki de en acısı buydu: köpeğimin kalbinin durduğunu, müdahale edildiğini, daha sonra yine mesajla öldüğünü yazmış.
Durumla alakalı savcılığa suç duyurusunda bulundum. Savcılığın bana verdiği cevap, köpeğimi kendim alıp bir çalışan görevli eşliğinde Sakarya'dan Bursa'ya otopsi için götürmem gerektiği oldu. Hakkımı helal etmiyorum.
Yorumlar