22 Haziran tarihinde sağ el serçe parmağımdaki şişlik ve ağrı şikayetiyle Karasu Devlet Hastanesi Acil Servisi'ne gece 00:00 civarında gittim. Dr. M*** Ö*** K*** muayene için şikayetimi sordu. Yaklaşık bir ay önce elimi kapıya çarptığımı ve ağrımın arttığını belirttim. Röntgen çekilip kontrol edilmesi gerektiğini söyledi ve beni röntgene yönlendirdi. Daha odadan çıkmadan, röntgene gitmeden SGK’dan SMS geldi: 'Sn. F*** C*** 22.06.2025 tarihli E-reçete numaranız: 2EU25TY - İlaçlarınız: 3 adet Nimokain %1+%5 jel 50 g (günde 5x1.0) - Acil şifalar dileriz B002.' Röntgen dönüşü bilgisayardan bakıp aşağıda yazdığım konuşma geçti:
*kırık yok
-Peki, sonucu görmeden neden krem yazdınız?
*Sonuç çıkınca yazdım.
-Ben odadan çıkmadan SMS geldi. Saati gösterebilirim. Rastgele mi yazdınız?
*Evet, bir aydır ağrıyor dediğiniz için yazdım.
-Oda güzel, sonuç çıkmadan başınızdan savmak için güzel taktik.
Daha sonra, ilk geldiğimde yüzüme bile bakmayan doktor, bu tepkimden sonra neresi ağrıyor tam olarak diye muayene etmeye başladı.
Yazdığı krem daha önce vücudumda alerji ve kızarıklık yapan bir kremdi. Daha muayene etmeden, oturduğu yerden röntgene gönderen ve sonucu beklemeden kafasına göre ilaç yazan doktora güvenemiyorum. Eğer bilinçli bir hasta olmasaydım, kontrol etmiş ve sonuca bakmış gibi yazdığı kremi kullanıp alerji olacaktım. Bu durumu buradan o doktora giden herkesin görmesi için yazıyorum ve CİMER’e şikayetimi ileteceğim.
Tüm her şey kayıtlı ve saat saat elimde mevcut. Ayrıca iki arkadaşım da yanımda şahit.
Böyle doktorluk yapılmaz. Eğer mesleğinizi sevmiyorsanız bırakın, çünkü yaptığınız meslek 'mesai saatim dolsun gideyim' diyebileceğiniz bir meslek değil. Canımız kimlere emanet? Yaz ilacı, gitsin sıradaki. Pes!
Yorumlar